Müzik, insanoğlunun varlığı ile birlikte var olduğu düşünülen insan hayatının en vazgeçilmez unsurlarından biridir. Müzik sanatı bu süreçte sadece duygu ve hislerimize tercüman olmakla kalmayıp, hayatımızın hemen her alanına tesir edebilecek kadar etkili bir yapıya bürünmüştür. Müzik sanatı, ülke, dil, din, ırk ayrımı gözetmeksizin ortak bir duyum lisanına sahiptir.
Ekin İçin Müzik;
Müzik dünyanın bir ucundaki insanın diğer ucundaki başka bir insana dilini bile bilmeden bir şeyler anlatabildiği adeta evrensel bir dil görevi görmektedir. Düşünsenize dilini bile bilmediğiniz hatta belki siz doğmadan 50-100 belki 500 sene önce yaşamış birisi bir müzik yapıyor ve siz bugün o müziği dinlediğiniz zaman birtakım duygularınız harekete geçiyor. Bu yüzden müzik çok kişisel bir şey.
Yüzlerce müzik tarzı, bambaşka ülkelerden o müzik tarzlarına göre veya tamamen bağımsız bir şekilde müzik yapan sayısız müzisyen var. Bu kadar fazla seçenek varken şarkı dinlemek için tercih yapmak normal şartlarda zor olmalı ama çoğu zaman olmuyor. Tabi ki işte burada duygularımız devreye giriyor o andaki ruh halimize, bulunduğumuz ortama göre istediğimiz müziği seçiyoruz.
Benim için durum biraz daha farklı müzik sektöründe çalıştığım için çoğu zaman kendi isteğim dışında birçok müziğe maruz kalıyorum. Benimde tabi ki dinlemekten çok zevk aldığım dünyanın her yerinden bir sürü şarkı, sanatçı ve müzisyen var. Fakat kendi çalışmalarım, yaptığım aranjmanlar dışında da hem Türkiye’de hem yurtdışında çıkan ve dinlenen işleri günlük olarak takip etmek durumundayım.
Her ne kadar müzik duygu işi olsa da bu bir sektör ve çoğu insan bunu para kazanmak için yapıyor. Tabii durum böyle olunca trendi sürekli takip etmek durumunda oluyorum. Kendi müziklerimi yaparken genellikle trend furyasına çok takılmıyorum içimden gelen müziği yapmaya çalışıyorum.
Farklı sanatçılarla çalışmak benim için bir yandan avantaj olmakla diğer bir yandan dezavantaj oluyor bir gün pop bir aranjmana çalışırken diğer gün trap bir aranjmana çalışabiliyorum. Sürekli farklı tarzlarda aranjman yapmak ve o tarzlara olabildiğince hakim olmaya çalışmak fazlasıyla insanı geliştiren ufkunu açan bir durum.
Kendi sound tasarımımı yaparken benim sevip dinlediğim veya çalışırken hoşuma giden müzik tarzlarından bir şeyler eklemeye çalışıyorum özellikle doğu ve batı sentezine bayılıyorum. Türk müziğinde ki melodik cümlelerin ve Türk müziği enstrümanlarının tınısını global bir müzik alt yapısı/aranjmanı ile harmanlayıp dinleyicilerimle buluşturuyorum.
Kısacası Mendelson’un dediği gibi “Müzik, ruhun gıdasıdır”. Her anımıza ve tüm duygularımıza müzik eşlik eder. Müziksiz bir yaşam düşünmek imkansızdır.
Comments